herkesi mutlu etmeye çalışmak

    kendi mutsuzluğunuzla sonuçlanır. keşke bunun yerine, herkes bizi mutlu etmeye çalışsa...

    (bkz: sınırlar)*
    (14.03.2012 17:58)

ziyade

cevap beklemek

    sabırsız insanların tahammül edemediği bir süreç. uzun vadeli olduğunda cevabı/cevapları kendi arar, bu tipler.

    kendimden biliyorum.
    (14.03.2012 17:55)

bu böyle

    az sözle çok şey anlatan şarkılardan. anne sözü gibi. ben çok sevdim.
    (14.03.2012 17:52)

cansu dere

    hem güzel, hem akıllı*, hem doğallıyla kalmayı başaran manken. ezel'in sonlarına doğru gösterdiği performansla da oyuncu diyebiliriz, kendisine.

    cem yılmaz'la uzuuuun uzuuun ilişkisinden sonra yılmaz'ı arkadaşı ahu yağtu'ya kaptırdı. sanırım şimdi yastadır.
    (14.03.2012 17:50)

ahu yağtu

    ikinci evliliğini cem yılmaz ile yaparak adını duyuran manken, cansu dere'nin çirkin kopyası ve kocasının eski sevgilisinin en samimi arkadaşı. 4 aylık hamile, evlilik hediyesi bentley olan şanslı kişi.

    bildiklerim bu kadar.
    (14.03.2012 17:46)

cem yılmaz

    cansu dere gibi bir afetle yüzyıl flört et, sonra git, cansu dere çakması ve cansu'nun arkadaşı olan ahu yağtu ile evlen. bu erkeklerin işine akıl sır ermiyor. tasvip etmiyorum!
    (14.03.2012 17:44)

gülben ergen

    hep hesaplanmış/planlanmış adımlar atan ve doğru ata oynayan biri izlenimi yaratıyor, bende. robot gibi.
    (14.03.2012 17:42)

tebdil-i mekan

    bahane albümünde yer alan sezen aksu şarkısı.

    şöyle olacak, böyle olacak, uzaklara gideceğim, mutlu olacağım umudunuzu bir çırpıda yalanlıyor, bu şarkı. nereye giderseniz gidin, hapsolduğunuz ülkeden kaçamadığınızı fark ediyorsunuz. o ülkenin sınırları çok büyük, sizin küçük adımlarınızın çekip gitmeye yetmeyeceği kadar büyük.

    nereye gitsem yanımda götürüyorum çilelerimi
    valizimde taşıyorum keşkelerimi bilelerimi
    havalanmıyor, oyalanmıyor ruhum ne çare
    üstüne hasretle dolduruyorum filelerimi

    neresinden başlasam eskisi gibi kolay olmuyor
    kelimelere itimadım kalmadı işim çok zor
    iri yarı, kötü kalpli, boyalı geçkin kadınlar gibi
    dil, çöplerini naylon torbalarında saklıyor

    tebdil-i mekanda ferahlık yokmuş aslında
    acının yüzölçümü yeryüzünden çokmuş aslında

    soranlara "eh işte idare ediyor" dersin
    iyi niyetli değilseler üstü kapalı geçersin
    dilersen ara beni ya da yaz bana arada bir iki satır
    ya da yazma ne bileyim hani tutarsa tersin.
    (14.03.2012 17:21)

doğru tuvalet kullanımı

    taharet ve tuvalet temizliğini de içinde barındırıyor, bence. sadece doğru kullanmak değil olay, kullandıktan sonra kendini temizlemek ve tuvaleti temiz bırakmak da mühim mesele. ne demiş atalarımız?

    "nasıl bulmak istiyorsan öyle bırak..."
    (14.03.2012 17:17)

aşk-ı memnu

    annemi, babamı, uzaktaki sevgiliyi özler gibi özlüyorum bu güzelim diziyi...
    (13.03.2012 18:52)

yorulmak

    söyleyeceğiniz sözlerden de vazgeçiriveriyor, bu ağır his. ester c ile üstesinden gelmeye çalışıyorum şu sıralar.

    (bkz: susmak)
    (13.03.2012 18:48)

    sessiz harfler'de yer alan asım kahveci şiiri.

    "ne hayrı kalmış ne ihtiyarı
    güşün güze ihanetinde sevdanın
    hüzün en delisiymiş sonsuzluğun
    hazan en bahtiyarı zamanın

    leyla denizmiş, mecnun deli
    gün olmuş, vakit dolmuş ve mecnun
    ya'sını yitirmişte deryanın
    har olmuş bağrında güle sevdanın
    yıkılmış kalbinde zindanı zamanın
    ahrarın gönlünde yadele sultan olmuş

    rivayet bu, bir varmış bir yokmuş
    hikaye bu, ne varmış ne yokmuş
    leyla denizmiş, mecnun delirmiş
    deniz sessizce deliye
    sabah ola hayrola dermiş"
    (13.03.2012 18:45)

ya

    sessiz harfler adlı kitabın sonunda yer alan asım kahveci şiiri.

    "yağarken yıldızları uzak hülyaların leyale
    kırılırdı gün doğumuyla kanı boşanan piyale
    gün ki ne güle yakındı ne uzaktı uykusuz gönülden
    her harf gelirdi de yada, kalırdı biri hep başka bir ihtimale

    artık ya yalnız üşürsün ya yalnız düşünürsün
    yazda kış yazılmıştır yazısı bazısının
    bak yıldızlar da yalnız bırak seni yıldızlara düşürsün
    ölümsüz sessizliği alınyazısının

    sen yoktun da mı yaktın
    çalınmış ateşini kutsal karanlığın
    vardın da mı bildin ateşe
    sönmüş küllerini varlığın
    ya yan da kurtul öyleyse ya da
    bir cenin gibi kıvrıl da uyu
    bir yanın ya rahim çeken rahminde"
    (13.03.2012 18:44)

dat

    sessiz harfler'de yer alan asım kahveci şiiri.

    "sevincin dalaletidir gülün güze
    gözün yüze dargınlığında kanayan söz
    arz memdud iken aşk ile cana
    dar olur arza canı hicranın

    ya yar olur mu dersin ölüm aşka
    nasıl bir arzudur ki bu dizer de harfleri
    seslerin tesbihine sonra nasıl güç yetirir
    manayı yokluktan tenzihine kalbin
    eşrefi adal, nefesi nefiste muhal kılan
    hangi tükeniş dirilir ki böyle nazenin
    vakt-iduha da çölü kuma sararda
    gerçeği zarar yazar hanesine sahibinin

    biz ki insanız, hüsranı efsun ile boyayıp
    efsaneler kılarız kırık mızrabına yüreği"
    (13.03.2012 18:44)

sayfa: 1-2-3-4

Vampircik - 2005 - 2015

sözlük hiçbir kurumla bağlantılı olmayan birkaç kişi tarafından düşünülmüş bağımsız bir platformdur. sözlük içerisindeki yazıların tüm sorumluluğu yazarlarına aiittir. sözlük bu yazıların doğru olduğu hakkında bir teminat vermez. yazılan yazıların telifi bize ait değildir, çalınız çırpınız ama kaynak gösteriniz.

sözlük sistemi ile geliştirilmiştir.